Tweet |
Çocuk ergenliği de denilen ‘İnat Dönemi’ 2-4 yaş aralığında görülen genellikle çocukların ısrarcı bir tutum izlediği, kendi bildiğini okuduğu, iletişim kurmakta güçlük çektiği ve istediği şeyi elde etmek için sürekli ağlama nöbetleri geçirdiği bir dönemdir. Bu evre çocukların bağımsız olduklarını farketmeye başladıkları ve yoğun kimlik savaşı verdikleri çeşitli zorluklar eşliğinde ilerleyen bir yapıdadır. Genel tabloya bakıldığında; çocuğun kimlik gelişimi açısından önemli kazanımlar elde ettiği sağlıklı bir süreçtir. Süreci olumsuz kılan; işlevsel olmayan ebeveyn tutumlarıdır. Çocuklarda 18-30 ay arası bir sürede gelişen inatlaşma hali; ilk 3 sene içersinde belki de en zor, en heyecanlı ve en farklı tecrübeleri edinmenizi sağlayacak ve pek çok duyguyu aynı anda yaşamanıza neden olacak bir yapıdadır. Çocuklar inat dönemiinde her söylediğinize hayır diyerek kendi bağımsızlıklarını ve güçlerini sınamak ve size ne kadar önemli olduklarını göstermek için sınırlarınızı zorlarlar. Dil gelişiminin hızlanmaya başladığı, çocuğun duygu, düşünceler ve olaylar arasında bağlantılar kurmaya başladığı bu dönem uzun vaadede çeşitli kazanımlar edinmesini sağlamaktadır. Artık yavaş yavaş duygu ve düşüncelerini ifade etmeye başlayan çocuk her istediğinin gerçekleşmediğinin farkına varır. Bu engellenme çocuğun tepkisel davranmasına ve aile içi iletişimin aksamasına sebep olabilir. Kararlı ve tutarlı anne baba yaklaşımları ile çocuk; hem her istediğinin olamayacağını ve isteklerini erteleyebilmeyi hem de problem çözme ve çözüm üretme becerilerini geliştirir.
Bu dönemi sağlıklı geçirebilmenin püf noktaları;
1- Kararlı ve İstikrarlı olun. Ebeveynler çocuklarına kararlı olduklarını ispatlamalı ve tutarlı davranışlar sergilemeli, bununla beraber babanın da sürece aktif dahil edildiği paralel yaklaşımlar gösterilmelidir.
2- Çocuk öfke nöbetleri geçirdiğinde dikkatini farklı yöne çekmeye çalışmalı ya da yapmaktan hoşlandığı bir kaç durum alternatif olarak sunulmalıdır.
3- "Hayır!" kelimesi olabildiğince az tekrarlanmalıdır. Örneğin "Hayır vazoyu kırma!" demek yerine "Vazoyu kırmayacağını biliyorum" gibi işlevsel cümleler kurulmalıdır.
4- Çocuk kendi başına yapmak istedikleri konusunda desteklenmelidir. (Yemek yemek ve kendi kıyafetini seçmek gibi)
5- Çocuk bu evrede olabildiğince iyi gözlemlenmeli ve inadını körükleyecek her hangi bir söylemde bulunulmamalıdır.
6- Kalabalık bir yerde tutturma, inat ve huysuzluk davranışları ortaya çıktığında, ebeveynler insanların kendilerine baktığını düşünülerek geri adım atmamalı, bulunan ortamdan uzaklaşmalıdır. (“Sakinleşene kadar arabada bekleyeceğiz.")
7- Çocuk herhangi bir konuda inatlaştığında problemi gidermek adına ilgi gösterilmemeli tam tersi çocuk sakinleştiği zaman yakınlaşmalı ve ilgi gösterilmelidir.
8- Çocuğa zaman zaman yaşı ve motor becerileri göz önünde bulundurularak çeşitli görevler velirmeli ve sonrasında süreç takip edilmelidir.
9- Çocuklara emir cümleleri yerine soru cümleleri ile yaklaşılmalıdır. "Hemen gel!" demek yerine "Anne çağırınca ne yapıyorduk?" gibi.
10- Eğer problem eksilmeden, şiddetlenerek devam ediyorsa bir uzmandan yardım almalısınız.